25 Ocak 2012 Çarşamba

KURTULUŞ SAVAŞI ÖRGÜTLENME DÖNEMİ (1919-1920)

KUVA-İ MİLLİYE HAREKETİ:İstanbul Hükümeti ve padişahın işgallere kayıtsızlığını gören halk silaha sarılır. Oluşturdukları dağınık birlikler (ulusal kuvvetler) kuva-i milliye adını alır.
   -İlk olarak Güney'de Adana ve İskenderun'daki Fransız işgaline karşı,sonra da Yunan işgaline karşı oluşur.
   -İlk örgütlü Kuva-i Milliye İzmir'in işgalinde oluşur.
   -Bölgesel hareketlerdir. Düzenli ve disiplinli ordu özelliği göstermezler. Tek merkeze bağlı da değiller.
   -Eli silah tutan vatansever kesimden oluşur.Teknik ve askeri eğitimden uzaktır. Ama Mondros sonrası terhis edilen askerler de bunlar arasında yerini alacak.
   -İhtiyacını halk karşılar.
   -Bu hareket düzenli ordunun hazırlanması için zaman kazandırır ve TBMM'ye çıkan ayaklanmaların bastırılmasında etkili olur.
   -Ulusal bilinci uyandırır.

BATI CEPHESİ'NİN KURULMASI
-Ege halkı Balıkesir ve Alaşehir kongrelerini düzenler ve bölgedeki tüm direnişçilerin toplanmasında karar kılınarak bu cephe merkezi Balıkesir olmak üzere oluşturulur. (Sivas kongresinde diğer tüm direniş kuvvetleri gibi bunlar da Temsil Kurulu çevresinde birleşecek ve cephe komutanlığına Ali Fuat gelecek)

MUSTAFA KEMAL SAMSUN'A ÇIKAR(19 MAYIS 1919):Bu tarihten sonrası "Nutuk"tan öğrenilir.
-Mustafa Kemal'in Suriye cephesinden İstanbul'a geldiği gün İtilaflar da İstanbul'a gelir. Halksa direnişe geçmiştir.İngilizler, direnişlerin durdurulması konusunda OD'ye baskı kurar ve tehdit olarak 7. maddeyi ileri sürer. Yönetim Mustafa Kemal'i olayları durdurmak üzere 9. Ordu Müfettişliğine atar. (D Karadeniz ve D Anadolu'ya)
-Mustafa Kemal'in görevi ordunun terhis işlemlerini hızlandırmak ve olayları bastırmaktır,öyle yapmaz. Samsun'a vardığı gün Ulusal Mücadele fiilen başlar.
-Mustafa Kemal'in felsefesi:Ulusal bağımsızlık için ulusal egemenliğe dayalı silahlı mücadeleyle ulusal bir devlet kurulması="Ya İstiklal ya ölüm". Ulus, ulusal egemenlik ve Türk milliyetçiliğini kabul eder.
-Mustafa Kemal başkaldırı niteliğinde bir rapor gönderir İstanbul'a. İzmir ve Samsun direnişinin haklı olduğunu söyler ve sömürgeciliğe karşı çıkar. Yönetim ve İtilaflar rapora tepki göstermez ama (ciddiye almaz)
-Samsun sonrası Mustafa Kemal Havza'ya hareket eder.Çünkü Samsun İngiliz işgalindedir ve saldırıya açık bir konumu vardır.

-Havza Bildirisi:Dağınık birliklerin kumandanlarıyla bağlantı kurulur.Bildirinin amacı işgaller konusunda halkı bilinçlendirmek ve ulusal bütünlüğü sağlamaktır. Bu bildiriyle sessizlik bozulur. Ulusça örgütlenme düşüncesi yer etmeye başlar. Ulusal bilinç uyanır. Samsun raporuna bir şey demeyen yönetim, bunu görünce Mustafa Kemal'i geri çağırır ama o gitmez ve görüş ayrılığı başlar. Kuva-i Milliye yaygınlaşır ve Türk ulusundan ciddi uyarılar gitmeye başlar.
   *Ordu dağıtılmasın, silahlar teslim edilmesin.Askeri birlikler yeniden kurulsun.
   *Her tarafta Müdafa-i Hukuk Dernekleri kurulsun.
   *İzmir işgali protesto edilsin
   *Yönetim ve İtilaflara işgalleri kınayan telgraflar çekilsin
   *Azınlıklara iyi davranılsın
-Amasya Genelgesi:Amaç halkı bilinçlendirmek,ulusal örgütlenmeyi sağlamak,Ulusal Kurtuluş Hareketi'ni kitleselleştirmek.Bu genelgeye Mustafa Kemal dışındakiler de imza atar (bunun amacı halk ve yetkililer üzerinde daha çok etki uyandırmak.) Bu genelgeyle savaşın gerekçesi ve yöntemi belirlenir.Halkı çağrıdır.İlk ihtilal beyannamesi.Türk tarihinde ilk kez saltanat yönetimine karşı çıkılır. (durumlar el verince yeni yönetim Cumhuriyet olacak).Ulusal kurtuluş programının özü belirlenir.İstanbul Hükümeti'nin halkın asıl temsilcisi olmadığı anlaşılır. Mustafa Kemal ayrıca İstanbul'a mektup yazar ve şunu söyler:"İstanbul Anadolu'ya egemen değil,bağlıdır".Böylece ulusal egemenlik ruhunun alternatif güç olduğunu belirtir.
   *Vatanın bütünlüğü,ulusun bağımsızlığı tehlikededir.
   *İstanbul hükümeti sorumluluğunu yerine getirememektedir. (ulusumuz yok mu oluyor?Alternatif hükümet mi bulsak)
Bu iki madde gerekçedir.
   *Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararı kurtaracak (tek çıkar yol ulus gücü. Ulusal egemenlik fikri. Gelecekte demokratik bir sistemi esas alan devlet kurulacağını söyler.)
   *Ulusun haklarını duyurmak için denetimden uzak ulusal bir kurul gerekir.

Bu iki madde yöntemdir.
   *Sivas'ta ulusal bir kongre toplanmalı (çünkü güvenli)
   *Her ilden halkın seçeceği 3 delege Müdafa-i Hukuk ve Redd-i İlhak Cemiyetleriyle yola çıkmalı.(halkın iradesine dayalı yöntem)
   *Bu durum ulusal bir sırdır (Yönetim ve İtilaflardan saklanacak)
   *Erzurum'da kongre toplansın.
Kurtuluş Savaşı'nın iki boyutu:Saltanata karşı ulusal egemenlik mücadelesi ve emperyalizme karşı ulusal bağımsızlık savaşı
Bu genelgeden sonra İtilafların baskısıyla yönetim Mustafa Kemal'i görevden alır;buna rağmen halk onu destekler. Mustafa Kemal hem memuriyetten hem askerlikten istifa eder ve TBMM 1921'de ona başkomutanlık yetkisi verene kadar sivil kalır.


KONGRELER
1-Bölgesel:Genelde Batı Anadolu ve D Trakya (Yunan işgaline karşı)
   a-Balıkesir:7. maddeye tepkidir.Yunan işgaline karşı.Batı cephesi ilk kez açılır.
   b-Alaşehir
İkisi de Amasya Genelgesi'ni onaylar ve Kuva-i Milliye'ye katkı sağlar.İkisi de padişaha bağlı.
   c-Erzurum:D Anadolu işgaline karşı.Buradaki Türk nüfusu koruma amacı.Rum ve Ermeni tasarılarına karşı.Toplanış şekli bakımından bölgesel (delegeler D Anadolu'dan),kararlar bakımından ulusal (çünkü Mustafa Kemal kongreye katılmış). Erzurum'da toplanma nedenleri Kazım Karabekir ordusunun çalışmaları ve ordusunun hala dağıtılmamasıdır.
      *Ulusal sınırlar içinde vatan bütündür,parçalanamaz:Misak-ı Milli altyapısı! Ulusal karar.anti-sömürgeci
      *Ulusal birleşerek karşı koyacak.
      *İstanbul hükümeti bağımsızlığı sağlayamazsa,Anadolu'da geçici hükümet kurulacak. Hükümeti ulusal bir kongre seçecek.Kongre toplanamazsa Temsil Kurulu seçecek. (İstanbul'a karşı alternatif hükümet! Ulusal bir kongre=demokratik esaslar=ulusal irade)
      *Ulusal güçleri etkin,ulusal iradeyi egemen kılmak esas.(Amasya genelgesine benzer.)
      *Azınlıklara siyasi dengeyi bozacak ayrıcalıklar verilmez.(azınlık haklarına ilk sınırlama)
      *Manda himaye kabul edilemez.
      *Milli Meclis (Mebusan Meclisi) hemen toplansın (İstanbul hükümetinde denetim amacı.)
      ***Temsilciler Kurulu seçilir.Başkanı Mustafa Kemal olur.
      ***D Anadolu birlik ve beraberliği sağlanır.
2-Ulusal:Sivas Kongresi
   -Neden:İstanbul'un pasifliği,Kurtuluş mücadelesini yurda yayıp merkezi güç oluşturmak
   -Başlarken gelişen olumsuzluklar:Ali Galip (Elazığ valisi)'in kongreyi basacağı haber gelir (başarısız girişim). Fransa'nın Sivas'ı işgali dedikodusu yayılır (yok öle bişi)
   -Manda ve himaye yine gündeme gelir. Kesin olarak reddedilir. (tam bağımsızlığa ters)
   -Anadolu ve Rumeli cemiyetleri "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti" adında birleşir. (düzenli orduya gidişin habercisi)
   -Temsilciler Kurulu artık tüm D Anadolu'yu değil,tüm yurdu temsil eder. (TBMM'ye kadar geçici hükümet)
   -Ali Fuat Batı cephesine atanacak. Temsilciler Kurulu yürütme yetkisini kullanır (İstanbul'a alternatif!)
   -İrade-i Milliye gazetesi (Kurtuluş Savaşı silahlı,siyasal ve diplomatik bir savaştır)
   -Mebusan Meclisi toplanacak
   ***Artık Kurtuluş Savaşı tek merkezden olacak. Türk milletinin artık hükümeti var. Mustafa Kemal ulus hareketinin lideri olur.
   ***Erzurum Kongresi gibi ihtilalci karakter taşır.
   ***Damat Ferit Paşa hükümeti istifa eder. (Anadolu hareketinin İstanbul'a karşı kazandığı ilk zafer)
Erzurum ve Sivas kongrelerinin benzerlikleri:Beklenen sayıda delege gelemez. Mustafa Kemal'in başkanlık sorunsalı olur(ama ikisinde de o başkan olur).Manda ve himaye fikri tartışılır.İç ve dış sorunlar konusunda meclis gibi davranılır (ama Sivas kongresinde ayrıca yürütme yetkisi kullanılır) İtilaflar işgal tehdidinde bulunur(ama yapmazlar çünkü hala ciddiye almamaktalar). Her ikisinde de Mebusan Meclisinin toplanması kararı alınır.

AMASYA GÖRÜŞMESİ:Mustafa Kemal Anadolu'nun İstanbul'la bağlantısının kopmasını ister.Ama Damat Ferit yerine, kurtuluş hareketine ılımlı bakan Ali Rıza Paşa'nın gelmesi Anadolu'da olumlu hava yaratır ve Mustafa Kemal yeni sadrazama Ulusal Mücadele'ye saygılı olunması şartıyla yardım edeceğini söyler. Bu görüşmeyle İtilaflar Anadolu'da dilediklerini yapamayacaklarını anlar.Sadrazama sunduğu koşullar:
   -Ulusal Meclis toplanana dek ulu geleceği hakkında resmi antlaşma yapılmayacak.
   -Ulusal hareketle ilgisi olanlar hakkında takipler bitecek.
   -Basın sansürü kalkacak.
   ***Böylece Amasya protokolü hazırlanır.Bu protokolden hükümetin kabul ettiği tek şey milletvekillerinin seçilip Mebusan Meclisi'nin toplanması kararı olur. M.Kemal meclisin İstanbul dışında toplanması gerektiğini söylese de hükümet buna uymaz ve İstanbul'da olanlar olur (M Kemal'in ileri görüşlülüğü).

TEMSİL KURULU ANKARA'YA GELİYOR:Ankara Ulusal Mücadele merkezi olur."Hakimiyet-i Milliye" gazetesi çıkar.Ankara;stratejik konumu, haberleşmeye uygunluğu, demir yolu ve güvenliği sebebiyle seçilir.

SON OSMANLI MEBUSAN MECLİSİ:M Kemal'in başkan seçilmesi (Türk ulusunun M Kemal'le birleştiğinin kanıtı; ayrıca M Kemal'in başkanlığı istemedeki asıl amacı;gerektiğinde meclisi İstanbul dışında toplayabilmektir), Müdafa-i Hukuk grubunun oluşması kararları alınmıştı ama ikisine de uyulmaz; meclisin en yaşlı üyesi başkan olur ve "Felah-ı Vatan Grubu" oluşur (M Kemal hayal kırıklığı içinde)
   -Toplantılarla milletvekilleri arasında ulusal bilinç canlanır, Misak-ı Milli duyurulur:günümüz Türkiye sınırları!
      *Mondros'ta belirlenen sınırlar esas alınacak. (Yeni Türk devleti ulusal yapıda olacak,Wilson ilkelerine uygunluk; ümmetçi anlayış çözülmeye başlar)
      *Kars,Ardahan,Artvin için gerekirse yine halk oylaması yapılıp Türk-Müslüman çoğunluğu kanıtlanacak
      *B Trakya durumunu kanıtlamak için de halk oylaması
      *İstanbul ve Marmara Denizi'nin güvenliği
      *Azınlıklara komşu ülkelerdeki Türklere tanınan haklar kadarı verilecek.
      *Kapitülasyonlar kalkacak.
-Sonuç:İstanbul'u İtilaflar işgal eder:İşgalin geçici olduğunu,amacın padişahı güçlendirmek olduğunu söylerler.M. Kemal artık mücadeleyi padişah adına yürüttüğünü söyler. İşgale tepki:
   -İstanbul'la iletişim kesilecek.
   -Her tutuklamaya karşılık Anadolu'da İtilaf subayı tutuklanacak
   -İstanbul'a giden demir yolu tahrip edilecek.
   -İstanbul'a mali yardım gitmeyecek.
   -Anzavur Ayaklanması'nı destekleyen İngiliz birliklerin silahları alınacak.
-İtilaflar Mebusan Meclisi'ni dağıtır ve Ulusal İrade'yi açıkça yok sayar. Böylece TBMM Ankara'da açılacaktır.
-OD fiilen sona erer,padişah=kukla


TBMM AÇILIYOR:İstanbul milletvekillerine de bu mecliste sahip çıkılacak, birliğe ve kurumsallaşmaya verilen önem vurgulanacak. I. TBMM açılır ve amacı direnişi tek elden yönetmek,düzenli ordu kurmak ve Misak-ı Milli'yi gerçekleştirmek olur. 1923'e kadar aktif görev yapar.Başkanı M Kemal olur.
   -Ulusal bağımsızlık ve egemenliği ön planda tutar. Devamlı hükümet kurar.Düşmanı kovar.Misak-ı Milli'yi gerçekleştirir.İstiklal Marşı'nı kabul eder. Dış ilişkilerde bağımsızlığı esas alır.Yeni devlet kurma mücadelesi verir.Tüm yetkilerini ulustan alır.
   -I. TBMM.nin açılmasıyla Temsil Heyeti'nin hukuksal varlığı son bulur.
İlk kararlar:Ulusal egemenlik kavramı kurumsallaşır.İlk kez Türk ulus devleti oluşur.Kurtuluş mücadelesi zarar görür korkusuyla padişaha dokunulmaz.Parti kavramı yok.İhtilal meclisidir.
-Hükümet kurmak zorunlu:Meclis Hükümeti dönemi başlar.
-Hükümet başkanı veya padişah vekili atamak yanlıştır:Yaptırım gücünden sakınır (ulus devletidir!)
-TBMM'nin üstünde güç yok (halk egemenliği)
-Yasama ve yürütme TBMM'nin! (Yargı yetkisini İstiklal Mahkemeleri'yle sağlayacak)
-Meclis başkanı hükümet başkanıdır (Başbakanı olmayan hükümet sistemi)
-Padişah ve halife baskıdan kurtulunca durumunu TBMM belirleyecek (halk egemenliği)
Teşkilat-ı Esasi Kanunu(1921):Yeni Türk Devleti'nin ilk anayasası.İtirazlar gelir buna (ülkenin durumu vahim, zaten Kanun-i Esasi var ne gerek var ki vb. I. İnönü Savaşı kazanılınca kabul edilir. (TBMM gücü!)
   -Egemenlik kayıtsız şartsız milletin.
   -Yürütme ve yasama TBMM'nin
   -Türkiye Devleti=TBMM Hükümeti. TBMM'yi halk seçer.
   -Seçimler 2 yılda 1 yapılır.
   -Din buyruklarının yerine getirilmesi,antlaşmalar, savaş kararı TBMM'nin (laik değil)
   ***İlk kez TBMM anayasası egemenliği ulusa verir.
   ***Ulusal mücadele resmiyet kazanır
   ***Tek dereceli seçim sistemi
   ***Güçler birliği:rahatlık ve ivme kazanmak için
   ***Eski anayasa kalkar
   ***1923 Anayasası'nın en büyük farklılığı:"Türkiye Devleti yönetim şekli Cumhuriyettir"
TBMM'ye karşı ayaklanmalar:Mondros'la ordu dağılmış,güvenlik yok. Ayaklanmaya ortam.
-İstanbul hükümeti otoriteyi korumak ister.İtilaflar da yeni sistemden kurtulmak ister.
-Kuva-i Milliyenin bir kısmı düzenli orduya karşı çıkar.Halka kötü davranır.Ulusal bilinci kavrayamaz
-M Kemal ve arkadaşlarının vatan haini oldukları ve padişaha başkaldırdıkları söylenir.
-TBMM askerliği zorunlu yapar.Asker kaçakları çoğalır,eşkiyalarla işbirliği yaparlar.
-Dinsel duygular kötüye kullanılır
-Azınlıklar bağımsızlık ister.
   1-Doğrudan İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı
      a-Anzavur:Din kullanılır.Çerkez Ethem bastırır.
      b-Halifelik Ordusu (Kuvayı İnzibatiye):İngiliz desteği.Ali Fuat bastırır.
   2-İşgalciler+İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı:En yaygını.Din kullanılır.
      -Bolu-Düzce-Hendek-Adapazarı:Ali Fuat ve Refet Bey bastırır.
      -Yozgat:"Din elden gidiyor". Çopur Musa önderliğinde. Kuva-i Milliye bastırır.
      -Konya-Bozkır-Çumra:Düzenli ordu bastırır.
      -Urfa Milli Aşireti:Fransız işgalinde bölgeyi savunur,ama kışkırtmalarla isyan(yerel üstünlük kavgası)
      -Şeyh Eşref-Koç Kiri-Cemil Çeto:GD,D,Orta Anadolu
   3-Azınlık
      -Ermeni:Fransız desteği.Güneyde başlar.
      -Pontus
   4-Kuva-i Milliyecilerden:otoriteye alışamazlar ve Ankara'nın düzenli ordusunu reddederler. Çerkez Ethem!
-TBMM'nin ayaklanmalar karşısında aldığı önlemler:Hıyanet-i Vataniyye Kanunu, İstanbul Hükümeti'yle yapılan her işlemi yok sayma,İstiklal Mahkemeleri (yargı TBMM'nin), Anadolu'da toplanan vergilerin Ankara'ya yollanması, İstanbul hükümetinin "M Kemal vatan hainidir" lafına karşı Ankara Müftüsü'nden "asıl vatan hainleri İstanbul Hükümeti'dir" fetvasını alma,Anadolu Ajansı'nı kurma.
-Sonuçlar:Kurtuluş Savaşı'nın sonuca ulaşması gecikir,İtilafların işgal alanları artar,düzenli ordunun kurulması gecikir,Türk halkı daha çok acı çeker. Ama TBMM'nin gücünü de ispatlar.

SEVR ANTLAŞMASI:Daha şartlar belirlenememişti, çünkü İtilaflar OD'nin paylaşılması konusunda görüş ayrılığındaydılar, İtalya-Yunanistan çatışmaları yaşanıyordu ve Boğazlarla D Anadolu (önceden Rusya'ya bırakılan) konusunda sıkıntı vardı.Üstelik Anadolu işgalleri üzerine doğan direnişi hesaba katmamışlardı.
-İtilafların çağrısıyla OD adına görüşmeye Tevfik Paşa katılır ve şartları görünce "Yok ya??" diyip çeker gider. Ama İtilaflar taslağı Damat Ferit aracılığıyla OD'ye iletir.Vahdettin taslağı "Şura-ı Saltanat" adında kurul oluşturarak tartışadursun,İtilaflar işgallere başlar ve Şura hemen taslağı kabul eder.
   *İstanbul,OD başkenti olarak kalacak;azınlıkların hakları korunduğu sürece
   *Boğazlar,içinde Türk bulunmayan uluslararası bir komisyon tarafından yönetilecek.
   *D Anadolu'da Ermenistan ve Kürdistan kurulacak.
   *Arap topraklarında Fransız ve İngiliz mandaları oluşacak.
   *İtalya Antalya,Konya,İç Batı Anadolu ve 12 Ada'yı alacak.
   *Yunanistan, D Trakya,İzmir ve Ege Adaları'nı alacak. (Ege Denizi'nde OD etkinliği yalan)
   *Askerlik gönüllü olacak, sadece iç güvenliği sağlayacak.Donanmada denizaltı olmayacak.Savaş tazminatı, kapitülasyonlar verilecek, azınlıklar geniş haklar alacak.
-Sevr OD'nin imzaladığı son antlaşma. OD fiilen sona erdi. I. Dünya Savaşı'nda imzalanan en ağır antlaşma. Ulusal hareket bundan beslenecek. Şu gerçekler ortaya çıkar:
   *İstanbul Hükümeti yalan oldu.Milleti ancak millet korur Antlaşma haksız. M Kemal baştan sona haklı.
   *Antlaşma yasal değil;OD işgal altında ve yöneticiler hareketlerinde bağımsız değil.Kanun-i Esasi'ye göre antlaşma meclisçe onaylanmalı (hani meclis?), padişah çoğunluk kararına ters düşüp ulus iradesini çiğner.
Sonuç: Sevr yürürlüğe girmez.

Not:TBMM'nin ulusal iradeye verdiği önemin kanıtları:
1-Yasama ve yürütme yetkilerini mecliste toplar
2-Meclis başkanı hükümetin de başkanıdır
3-Son Mebusan Meclisi üyeleri de milletvekili olarak kabul edilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder